KADR GECESİ
Muhakkak ki biz Onu (Kurân'ı), (Hz. Muhammed'in a.s.) Kadr gecesinde inzâl ettik! Kadr gecesini(n kadrini, şerefini, haşmetini) bilir misin? Kadr gecesi, bin aydan (seksen yıllık ömür) daha hayırlıdır! Melekler ve Ruh Onda tenezzül eder, Rablerinin izni ile her hükümden. Selâm (hakikati yaşatarak); tâ ki Fecr'in doğmasına kadar (Hakikatin zuhuru ile şuurun vechi
tanımasına kadar). ....
mevlana hazretlerinin her günü kadr gecesi gibi
(KENDİ YOKLUĞUNU HİSSEDİP VAR OLANIN SADECE ALLAH OLDUĞUNU...
YAŞAMAK) ALLAH HERKESE NASİP ETSİN
BUGÜN AHMED BENİM
Mevlâna Celâleddin-î Rûmî
Bugün Ahmed benim,
Ama dünkü Ahmed değil!
Bugün Anka benim,
Ama yemle beslenen kuşcağız değil.
“Enel hak” kadehiyle bir yudum içen, sızdı tanrılık şarabından;
Şişelerle, küplerle içtim ben, yine sızmadım.
Ben sultanların aradığı sultan,
Ben hacetler kıblesiyim.
Gönlün kıblesiyim ben.
Ben Cuma mescidi değilim;
İnsanlık mescidiyim ben.
Ben saf aynayım, sırrım dökülmemiş, paslanmamışım.
Ben kin dolu bir gönül değilim, Tur-i Sina’nın gönlüyüm ben.
Üzüm sarhoşluğu değil benim sarhoşluğum,
Benim sarhoşluğumun sonu yok.
Tarhana çorbası içmem ben,
Can yemeği yerim; içerim can şerbeti.
İşte sararttı seni bir gümüş bedenlinin özlemi, altın haline geldin artık.
Sen altına âşıksın, altın benim rengime âşık.
Gönlü saf sufiyim ben,
Benim tekkem alem; medresem dünya benim.
Değilim abalı sufilerden.
İster yakarış eri ol sen, meyhane eri istersen;
Bundan sanki ne çıkar?
Yok Cumartesi imiş, yok Cuma imiş, bence ne farkı var?
Gerçeğin tadını alan er,
Ne altına aldırış eder,
Ne kalender tacına bakar.
Ne tasası vardır, ne kini.
Ey Tebrizli hak Şemsi,
Yüzünü göstermeseydin sen, yoksul çaresiz kalırdı kulun,
Ne gönlü olurdu, ne dini...
Kerâmet kesreti savm-u salât ile bulunmaz,Ana derler kerâmet ki, baka didâra doğru.
ALLAH LAYIKIYLA YAŞAMAYI NASİP ETSİN
CÜMLE KAİNATIN DUALARI KABUL OLSUN
KADRINIZ KUTLU OLSUN..
tanımasına kadar). ....
mevlana hazretlerinin her günü kadr gecesi gibi
(KENDİ YOKLUĞUNU HİSSEDİP VAR OLANIN SADECE ALLAH OLDUĞUNU...
YAŞAMAK) ALLAH HERKESE NASİP ETSİN
BUGÜN AHMED BENİM
Mevlâna Celâleddin-î Rûmî
Bugün Ahmed benim,
Ama dünkü Ahmed değil!
Bugün Anka benim,
Ama yemle beslenen kuşcağız değil.
“Enel hak” kadehiyle bir yudum içen, sızdı tanrılık şarabından;
Şişelerle, küplerle içtim ben, yine sızmadım.
Ben sultanların aradığı sultan,
Ben hacetler kıblesiyim.
Gönlün kıblesiyim ben.
Ben Cuma mescidi değilim;
İnsanlık mescidiyim ben.
Ben saf aynayım, sırrım dökülmemiş, paslanmamışım.
Ben kin dolu bir gönül değilim, Tur-i Sina’nın gönlüyüm ben.
Üzüm sarhoşluğu değil benim sarhoşluğum,
Benim sarhoşluğumun sonu yok.
Tarhana çorbası içmem ben,
Can yemeği yerim; içerim can şerbeti.
İşte sararttı seni bir gümüş bedenlinin özlemi, altın haline geldin artık.
Sen altına âşıksın, altın benim rengime âşık.
Gönlü saf sufiyim ben,
Benim tekkem alem; medresem dünya benim.
Değilim abalı sufilerden.
İster yakarış eri ol sen, meyhane eri istersen;
Bundan sanki ne çıkar?
Yok Cumartesi imiş, yok Cuma imiş, bence ne farkı var?
Gerçeğin tadını alan er,
Ne altına aldırış eder,
Ne kalender tacına bakar.
Ne tasası vardır, ne kini.
Ey Tebrizli hak Şemsi,
Yüzünü göstermeseydin sen, yoksul çaresiz kalırdı kulun,
Ne gönlü olurdu, ne dini...
Kerâmet kesreti savm-u salât ile bulunmaz,Ana derler kerâmet ki, baka didâra doğru.
ALLAH LAYIKIYLA YAŞAMAYI NASİP ETSİN
CÜMLE KAİNATIN DUALARI KABUL OLSUN
KADRINIZ KUTLU OLSUN..
Yorumlar