Kayıtlar

BALIKÇI

Resim
Amerikalı zengin işadamı, bir iş seyahati sırasında küçük bir Meksika kıyı kasabasına uğrar. Limanda gezerken, ağzına kadar balık dolu küçük bir teknenin içinde oturan bir balıkçı dikkatini çeker. Merakla yanına yaklaşır ve sorar, - “Merhaba, bu balıkları yakalamak ne kadar zamanını aldı ? Balıkçı, tümünü bir-iki saate yakaladığını söyler. İşadamı bu kez, niçin daha uzun süre kalıp daha fazla balık yakalamadığını sorar.Balıkçı, ailesinin geçimi için bu kadarının yettiğini söyler.Amerikalı işadamı merakla balıkçıya kalan zamanını nasıl geçirdiğini sorar. Balıkçı anlatır..., - “Geç vakit yatarım, sabah birazcık balık yakalarım. Sonra çocuklarımla oynarım,öğlende de karım Maria ile biraz siesta yaparım.Akşamları, amigolarla beraber gitar çalıp şarap içeriz, eğleniriz. Dolu ve meşgul bir yaşantım var senyör .”Amerikalı gerinerek, - “Benim Harvard'dan MBA'm var ve sana yardım edebilirim. Balık tutmak için daha çok zaman ayırmalı ve daha büyük bir tekne ile çalışmalısın.Bu tekneden e

CUMA SOHBETLERİ 8-(ALLAHI MİSAFİR ETMEK)

Musa Aleyhisselâmın ümmeti: - Ya Musa! Rabbimizi yemeğe davet ediyoruz. Buyursun bir gün misafirimiz olsun. Nemiz varsa ikram etmeye hazırız, dediklerinde Musa Aleyhisselâm, onları azarladı. «Nasıl olur, Allah (haşa) yemekten, içmekten ve mekândan münezzehtir» diyerek bir daha böyle bir şeyi akıllarından bile geçirmemelerini tenbihledi. Fakat Musa Kelîmullah Turu Sina'ya çıkıp, bazı münasaatta bulunmak istediğinde, Allah tarafından şöyle nida olundu: - «Ya Musa neden kullarımın davetini bana getirip söylemiyorsun?» Musa Aleyhisselâm: «Ya Rabbi, böyle daveti size gelip söylemekten haya ederim. Nasıl olur, Zatı Ulûhiyetiniz onların söylediklerinden beridir» dedi. Allah (c.c.): «Söyle kullarıma, onların davetine Cuma akşamı geleceğim» buyurdu. Musa Aleyhisselâm gelip kavmini durumdan haberdar etti, hazırlığa başlandı, koyunlar, sığırlar kesildi. Mümkün olduğu kadar mükellef bir yemek sofrası hazırlandı. Çünkü misafir gelecek olan ne bir vali, ne bir padişah, ne bir başka yaratıktı. Kâ

sevgili balküpü beni mimlemişti...

5-6 gündür bloga girip yazı yazamadım.... işlerim çok yoğun evde tadilat var temizlik malum akşamdan akşama yapıyorum yemek yap v.s.... bu yüzden kitap ta okuyamadım son zamanlarda .son okuduğum kitap ise olumlu düşünmenin gücü ..... blogumda değinmiştim konusuna ve özelliklerine 161.sayfanın 5. cümlesi şöyle; Bir gün telefon edip akşam yemeği birlikte yemeği teklif etti. (bu kitap zorluklar karşısında mücadeye etmeyi öğretiyor .güzel bir kitap.)

CUMA SOHBETLERİ 7-(Bugün arkadaşlarınıza, onlarla ne kadar ilgilendiğinizi gösterin)

Resim
Savaşın en kanlı günlerinden biriydi. Asker en iyi arkadaşının az ileride, kanlar içinde yere düştüğünü gördü. İnsanın başını bir saniye siperden çıkaramayacağı gibi bir ateşaltındaydılar. Asker teğmenine koştu hemen: - Komutanım, bir koşu arkadaşımı alıp geleyim mi? "Delirdin mi?" der gibi baktı teğmen... - Gitmeğe değmez oğlum, arkadaşın delik deşik olmuş. Büyük olasılıkla ölmüştür bile. Kendi hayatını da tehlikeye atma sakın! Ama asker o kadar israr etti ki, teğmen izin vermek zorunda kaldı. - Peki, dene bakalım! Asker yoğun ateş altında fırladi siperden ve mucize eseri, arkadaşının yanına kadar gitti, yaralı arkadaşını sırtlandığı gibi taşıdı. Birlikte siperin icine yuvarlandılar. Teğmen koşup yaralıya bir göz atti ve nefes nefese bir kenara yıkılmışaskere döndü: - Sana hayatını tehlikeye atmaya değmez, dememiş miydim! Bu zaten ölmüş... - Değdi Komutanım, değdi! dedi asker. - Nasıl değdi, arkadaşın zaten ölmüş, görmüyor musun? - Gene de değdi komutanım, çünkü yanına vardı

İÇİMDEN GELDİĞİ GİBİ...

HAK ŞERLERİ HAYR EYLER ZANNETMEKİ GAYR EYLER AŞIK ANI SEYREYLER GÖRELİM MEVLAM NE EYLER NE EYLERSE GÜZEL EYLER.... ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI HAZRETLERİ

sayın GÖNÜLDENELEDÖKÜLENLER ARKADAŞIM

Resim
tarafından mimlendim filistin hakkında ... o kadar çok şey yazılıp çiziliyor takipçisi oluyorum.dillendirmek bi o kadar zor ..... öldürülenlere allahtan rahmet diliyorum.emininki allah mazlumun ahını zulmedenden alır .....her halukarda barış tan yanayım kavgadan değil .... F eryat figan eden insanlar, İ nleyip ,sızlanıp , kan ağlıyor, L isanla anlatması çok zor İ çimiz karalar , bağlıyor, S essizlik bu dünyaya çökmüş; T ers yüz olmuş hayatlar, İ liklerimize kadar işlemiş, N efreti kusmuş,gözü dönmüş ...... (çok çok özür diliyorum arkadaşımdan) (çok yorgunum ve dalgınım)

TABLO

Resim
Bir gün Avrupa'nın ünlü sanat merkezi kentlerinden birinde gezen çocuğun biri bir vitrinde çok hoş bir tablo görür. Tablo belli ki oldukça pahalıdır. Çocuk bu tabloyu bir sonraki sene abisinin doğum gününe almayı ister ve bir iş bulup kıt kanaat geçinerek biriktirdiği tüm para ile o mağazaya gider. Şanslıdır tablo hala satılmamıştır .İçeri girer ve tabloyu bir süre yakından izledikten sonra resmi yapan sanatçıyı bulur ve -" Abim'in doğum günü için bu resmi satın almak istiyorum. Tüm paramda bu kadar" der. Ressam bir süre düşündükten sonra resmi paketler ve resmi satar. Çocuk paketini alır ve teşekkür ederek çıkar. Mağazada adamın arkadaşlarıda vardır ve şaşkın şaşkın sorarlar. -Sen ne yaptın o resmin değeri milyonlar ederdi. Neden bu kadar cüzi bir rakama sattın? Adam cevap verir: -Evet ben bu resme milyonlarını verecek bir sürü insan bulabilirdim. Ancak tüm servetini bu resme verecek kaç kişi bulabilirdim.